Bugün, Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan Çanakkale Zaferinin 106. yılını kutluyoruz. Bu zafer; tarihi boyunca esareti kabul etmemiş bir milletin yeni bir devlet kurmasına kadar uzanan dirilişinin başlangıcıdır.
18 Mart Çanakkale Zaferi, tarihte eşine az rastlanır kahramanlık destanlarından biri olduğu kadar, Kurtuluş Savaşına ve Cumhuriyetin kuruluşuna giden yolda milletimizin verdiği en büyük varoluş mücadelesidir.
Geri dönmeyi hiçbir zaman düşünmeyen, düşmanı bile kendisine hayran bırakacak kadar asil bir davranış sergileyen kahraman ecdadımız, elde ettikleri bu zafer ile milletimizin kaderini değiştirmişlerdir. Birlik ve beraberlik içinde gösterdikleri bu onurlu ve şerefli duruş ile “Çanakkale Geçilmez” sözünü tarihin sayfalarına altın harflerle yazdırmışlardır.
Bugün emanetçisi olduğumuz bu cennet vatanda bizlere düşen görev, birlik ve beraberlik içerisinde vatanımızı, bayrağımızı ve bağımsızlığımızı Çanakkale Ruhu ile korumak ve bu bilinci gelecek nesillere aktarmaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 106. yıl dönümünde, bu cennet vatanı bizlere emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.